Google Ads Ücretli Reklam Kampanyalarında Sıkça Yapılan Hatalar

Google Ads Ücretli Reklam Kampanyalarında Sıkça Yapılan Hatalar

Dönüşüm oranlarınızı arttırmak için hazırladığınız ücretli reklam kampanyaları istediğiniz sonuçları vermiyorsa gözden kaçırdığınız bazı noktalar olabilir. Reklam kampanyalarında sıkça yapılan hataları sizin için derledik. Birlikte bakalım.

Google ADS Kampanyalarında Sıkça Yapılan Hatalar

Dijital pazarlamada ziyaretçi sayınızı ve dönüşüm oranlarınızı arttırmak için kullanılacak en etkili yöntemlerden biri ücretli reklam vermektir. Google Ads, Facebook Ads gibi tıklama başına ödeme yaptığınız platformlardaki reklam kampanyalarına PPC (Pay Per Click) denir. İyi hazırlanmış reklam kampanyaları markanız ve işletmeniz adına çok etkili sonuçlar doğurabilirken, gözden kaçırdığınız bazı hatalar bütçenizi verimli kullanmanıza ve istediğiniz sonuçları almanıza engel olabilir.

Herhangi bir PPC kampanyasında yapmanız gerekenler kadar yapmamanız gerekenler de önemlidir. Bu yüzden sıkça yapılan hatalara ve bunları yapmaktan nasıl kaçınabileceğinize bir göz atalım.
 


Yanlış Kitle Hedeflemek

Bu, pazarlamacıların en çok yapma eğiliminde olduğu hataların başında gelir. Burada yanlış yapılan şey hizmet ve ürünlerinizle ilgilenmeyen yanlış bir kitleyi hedefleyerek reklam üretmek ve ürünlerinizi satmaya çalışmaktır. Reklamlarınızı, stratejinizi değersiz kılan yanlış kişilere gösteriyor olabilirsiniz. Dolayısıyla reklam kampanyalarınız, reklamlarınızla ilgilenmeyen kişilere gösterildiğinden asıl hedef kitlenizin karşısına yeterince çıkmamış olabilir. Bu hem bütçenizin doğru harcanmadığını, hem de olası dönüşümleri kaçırdığınız anlamına gelir. 

Doğru hedef kitle belirleyebilmek için ideal müşteri adayınızı zihninizde canlandırın: 

Yaşları, mesleği, konumları, ilgi alanları / hobileri, onları etkileyen ve etkilemeyen şeyleri listeleyin. Tam olarak hangi hizmetlerle ilgilenebileceklerini ve hizmetlerinizden biriyle ilgileniyorsa, bunu hangi anahtar kelimelerle arayacaklarını düşünün.  Potansiyel müşterinizi tanımak, pazarlama stratejinizi bunlara uyacak şekilde geliştirebileceğiniz, doğru reklam gruplarını seçebileceğiniz ve hatta dönüşüm oranınızı artırabileceğiniz anlamına gelir.




Ayrıca kullandığınız platform için hedefleme seçeneklerinin nasıl çalıştığını bilmeniz gerekir. Örneğin, Google Ads’de daha çok anahtar kelimeler ve arama terimlerine önem vermeniz gerekirken Facebook Reklamları’nda hedefleme demografik verilere göre gerçekleştirilir.  Bu nedenle, yalnızca bir pazarlama platformunda etkili olmanız, bir başkasında etkili olacağınız anlamına gelmez. Bunu düzeltmek için hangi platformda nasıl hedeflemeler yapmanız gerektiğini bilmelisiniz. 
 


Yanlış Teklif Vermek

Reklamlarınızı oluşturduğunuzda, bunlar için ne kadar teklif vermek istediğinizi seçebilirsiniz. Teklifiniz, birisi sayfanızı tıklarsa ödeyeceğiniz tutardır. Google, teklif tutarlarını,  reklamınızın gösterilip gösterilmeyeceğine karar vermek için kullanır. (Burada reklam kalitesi gibi diğer faktörler de önemlidir.) Tıklama oranı, doğrudan reklam sıralamanızla bağlantılıdır. Reklam sıralamanız ne kadar yüksek olursa, o kadar fazla tıklama alırsınız. 

Reklamlarınızın iyi performans gösterdiğini düşünüyorsunuz, ancak yeterli sayıda tıklama ve dönüşüm alamıyorsunuz. O zaman teklif yönetiminize bakmanın zamanı gelmiş olabilir. Alakalı anahtar kelimelere odaklanın ve teklif yönetimini buna göre yapın. Çok düşük ya da çok yüksek teklif vermek kampanyanız için pek yararlı bir strateji olmayacaktır. 

Rekabeti ortadan kaldırmak için gerçekten yüksek teklif vermeyi düşünebilirsiniz fakat bu bir hata olur. Kaliteli bir reklam oluşturduysanız, minimum tutardan çok çok fazla teklif vermenize gerek yoktur. Platforma tonlarca para yatırmak yerine, insanların görmek isteyeceği kaliteli ve alakalı reklamlar oluşturmaya odaklanın.

Reklamınız gösteriliyorsa ve çok sayıda kullanıcı onu tıklarsa, Google içeriğinizi alakalı olarak işaretleyecektir ve sitenizin aldığı tıklama miktarıyla alakalı olduğu kanıtlandığı için reklamınızı daha da gösterecektir.
Gerçekten yüksek teklif verirseniz, Google reklamınızın alakalı ya da alakasız olduğuna karar vermeden önce reklam bütçeniz bitebilir. Örneğin bir kelimeye tıklama başına maliyet olarak 30 TL verdiniz ve en yüksek teklif sizde. Günlük bütçenizin de 100 lira olduğunu varsayalım. 3 tıklamada bütçeniz bitecek ve daha fazla insana ulaşma ihtimaliniz düşecek. 

Bu nedenle unutmayın, minimum teklifin biraz üzerinde teklif verin ve zamanınızı, dönüşümleri artırmak için gereken reklamları geliştirmek için harcayın.
 


Mobil Uyumlu Kampanyalar Oluşturmamak

Söylemeye gerek yok, daha fazla insanın hareket halindeyken etkileşime girmeyi tercih ettiği bir çağda, işletmeler rekabetçi kalabilmek için mobil trafiği dikkate almalıdır. Mobil uyumlu bir kampanya kullanmadan pazarlama yapıyorsanız, pazarlamanız etkili olmayacaktır.




Ayrıca mobil kullanıcılar, masaüstü kullanıcılara kıyasla daha hızlı dönüşüm eğilimi göstermektedir. Hareket halindeyken bile hızlıca sipariş vermeyi tercih eden kullanıcılara hitap etmenin avantajlarını bir düşünün. Unutmayın, bu kullanıcılar ŞİMDİ hizmet almak istiyor. Bu kullanıcılara hitap etmek için harekete geçirici mesaj, uzantılar ve mesajlaşma gibi özellikleri optimize ederseniz kampanyanız daha başarılı sonuçlar gösterir. Ayrıca web sitelerinizin mobil uyumlu olması da bu kullanıcıları potansiyel dönüşümlere çevirmenin etkili bir yoludur.
 


Sıklıkla Büyük Değişiklikler Yapmak

Değişiklikler iyidir, ancak bu değişiklikleri nasıl ve ne sıklıkta yaptığınıza göre değişir. Pazarlamacılar genellikle sitelerine daha fazla müşteri almayı düşünerek reklam kampanyanızda değişiklik yapma eğilimindedir. Ama gerçekte olan şey, değişiklikler kampanyanızı bozuyor. Yaptığınız her değişiklikle reklam kampanyanız bir optimizasyon sürecine giriyor ve siz sürekli değişiklik yaptığınızda reklamınızın kendini optimize etme ve geliştirme süresi uzuyor. Büyük değişiklikler yapmayın, küçük değişiklikler yapmaya odaklanın, çünkü bazen büyük değişiklikler ziyaretçilerinizi veya müşterilerinizi şaşırtabilir. Değişiklik yaptıktan sonra, bu değişikliklerin etkilerini analiz etmeye çalışın ve bir dahaki sefere uygun şekilde yapın.



Açılış Sayfasına Yönlendirmek

Ücretli bir reklam hazırlıyorsanız belli bir hizmeti ya da ürünü satmayı hedefliyorsunuz demektir. Aynı şekilde potansiyel müşterileriniz de belli bir hizmeti ya da ürünü arıyor. Potansiyel müşterilerinizi doğru bir şekilde hedefliyorsanız, tam olarak ne istediklerinin farkında olmalısınız. Bu nedenle, reklamlarınızı direkt olarak ana sayfanıza yönlendirmek potansiyel müşterilerinizin aradığı şeye doğrudan ulaşmasını engeller ve belki de bir müşteri kaybetmiş olursunuz. Bunun yerine, her bir hizmet veya ürüne karşılık gelen belirli açılış sayfaları oluşturarak etkili bir yol izleyebilirsiniz, böylece ziyaretçilerinizin birkaç dakika içinde tam olarak istediği şeye ulaşır. 
Örneğin karşınıza güzel bir ayakkabı reklamı çıktıysa, tıkladığınızda mağazanın ana sayfasına gitmenin sizi ne kadar hayal kırıklığına uğratacağını bir düşünün. O ayakkabıyı bulmak için tüm mağazayı dolaşacağınızı pek düşünmüyoruz. Oysa ayakkabı reklamına tıkladığınızda direkt olarak o ayakkabının ürün sayfasına gidebilseydiniz belki de ürünü satın alacaktınız. 
Kullanıcıları sunduğunuz ürünün ya da hizmetin kendi özel sayfasına yönlendirerek daha fazla dönüşüm elde edebilirsiniz.
 


Negatif Anahtar Kelimeleri Kullanmamak

Alakasız aramalarda bütçenizi boşa harcamak istemiyorsanız negatif anahtar kelimelere ihtiyacınız vardır. Örneğin sadece erkek ayakkabısı satan bir markasınız, ikinci el de satmıyorsunuz. Anahtar kelimelerinize de “erkek ayakkabı” kelimesini eklediniz. Negatif anahtar kelimeleri kullanmadan bu kampanyayı yürütürseniz, reklamlarınız “ikinci el erkek ayakkabı” ya da “erkek çocuk ayakkabı” terimlerini arayan kullanıcıların karşısına da çıkar. Bu sadece bütçenizi boşa harcamakla kalmaz, aynı zamanda web sitenize yanlış yönlendirilenleri hayal kırıklığına uğratır. Bu aramaları yapan kullanıcıların karşısına çıkmamak için negatif anahtar kelimelerinize “ikinci el” ve “çocuk” terimlerini eklemeniz gerekir.





Negatif anahtar kelimeleri kullanarak reklamlarınızın daha doğru kullanıcıların karşısına çıkmasını sağlayabilir ve alakasız tıklamalar yüzünden bütçenizden kaybetmemiş olursunuz. 



Kampanyanızı Test Etmemek

Online pazarlama söz konusu olduğunda, süreç hakkında tembel olmak sizi başarıdan uzaklaştırabilir. Bu, her pazarlamacının bir noktada yaptığı en yaygın hatadır. Pazarlamada başarılı olmak için, pazarlamacılar reklam kampanyaları oluşturuyor ancak bunu sürdürmeyi unutuyorlar. Etkili bir şekilde tanıtım yapmak için tüm reklam pazarlama kampanyalarınızı takip etmeniz önemlidir. Bu nedenle, kampanyalarınızı her gün veya haftada 5 gün kontrol etmeye çalışın, ancak asla 1 veya 2 hafta gibi büyük bir boşluk bırakmayın. URL'lerinizden açıklamalara ve harekete geçirici mesajlara kadar her şey, özellikle tıklama oranınızı iyileştirmeyi umuyorsanız gerekli olduğunda güncellenmelidir.


Ücretli reklam vermek, dijital pazarlamaya yatırım yapmak için en etkili stratejilerden biridir ve reklam kampanyalarınızda yukarıdaki hataları yapmak etkili sonuçlar almanızı engelleyebilir. Reklamlarınızı nasıl hedefleyeceğinizi, doğru teklif vereceğinizi, test edeceğinizi ve kullanıcıları nasıl yönlendireceğinizi bildikten sonra reklam kampanyalarınız için endişelenmenize gerek kalmaz.

Sizin İçin

Diğer Blog Yazılarımız

İlginizi Çekebilir

ithinkso olarak sektördeki tecrübelerimizi sizinle paylaşmayı ve işletmenizin büyümesine yardımcı olacak stratejileri sunmayı amaçlıyoruz. Bizimle bu yolculuğa katıldığınız için teşekkür ederiz.

Dijital Pazarlama Ajansı Ne İş Yapar?

İnternetin kullanımının artmasıyla, pazarlama stratejileri de değişti. Markalar ve işletmeler artık kendilerini ve hizmetlerini internet üzerinden tanıtıyor. Bunu yaparken de dijital pazarlama ajanslarına ihtiyaç duyuyorlar. Peki dijital pazarlama ajansları tam olarak ne yapıyor? Birlikte bakalım.

Google Sıralamanız Neden Yükselmiyor?

Arama motorlarının sitenizi sayfanın üstünde görüntülemek için kullandığı çok çeşitli yöntemler vardır. Kimse kesin yöntemi bilmiyor, ancak web sitenizin sıralamasını bir türlü yükseltemiyorsanız SEO konusunda yanlış yaptığınız bir şeyler var demektir. Bu blog yazımızda nelerin yanlış olabileceğini yazdık.

Z Kuşağı ve Pazarlama

Zaman geçtikçe markaların hedef kitlesi de değişiyor. Hedef kitlenin değişmesi pazarlama stratejilerinin ve iletişim becerilerinin gelişmesini de zorunlu kılıyor. Günümüzde gençlere yani Z kuşağına pazarlama yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiğine birlikte bakalım.

Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?

Aklınıza takılan herhangi bir soru için hemen bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İletişime Geç!

Mail Adresimiz

WhatsApp İletişim

shape